Ayrılık Sancısı

 

Bu gün erken kalkmadım,

Uyuyamamıştım sabaha kadar,

Gecenin esrarına maniler buluyor,

Kendimce kendimi avutuyordum,

Ağzımı bıçak açmıyor, etrafıma şen gülücüklerimi saçmıyordum,

Dostlarım sorar oldu “neden suskunsun” diye,

Bilemezlerdi ki gül gibi soldum birden bire,

Yok bir şey dercesine cevapladım.

Anlıyan keskin bakışlarını bana yöneltip;

Hep bir ağızdan “yoksa?” dediler,

Evet yüzümdeki ayrılığın izleri anlaşılıyordu,

“Boş ver unutursun” diyorlardı bana,

Senin kıymetini bilmediyse yaşayamaz oralar da,

Ben ise yine sineme çekilip,

Sokak lambasının altına geçtim bir ara,

Hafiften yağmur yağıyordu,

Ben sigara üstüne sigara yakıyor,

Bir an bile durmayan dudaklarım,

Hep “ayrılık” şarkılarını söylüyorlardı,

Oysaki ne güzel hayallerimiz vardı senle,

Üniversiteyi aynı okulda okuyacaktık,

Özlemlerimizi kederlerimizi hep paylaşacak,

Derdimizi dert saymayıp doyasıya sevecektik?

Ama araya olacağını tahmin ettiğim gibi bir bahane koyacaktın!

“gönül sohpet ister kahve bahane” derler ya,

işte seninkisi de o hesap!

Tamam!!! Bitti artık.

Bu tokadın acısını unutmam ben,

Geriye dönülmez benim kitabımda,

Yoktur riyakar düşler hayallerimde,

“sevmeki sevilesin” diye boşuna dememişler gülüm.

Hadi git!

urlar ola,

Bir silahım olsaydı sevdiğim,

Sensizliği delik deşik eder,

İbret olsun diye aşklara,

Asardım ulu orta meydanlara,

Bu sevgiye yeniden başlamak mı?

Hayır.

Acı çekmek zevkli bir şey değil,

Acıyı ben zaten her em hissediyorum yüreğim de,

Şu fani dünya da gülecek olsaydım,

Doğarken ağlamazdım....

 

 

 

Bilemezsin

 

Kor alev gibi yanıyorum bu hasretin ateşi ile,

Kutuplarda yanmak nedir bilir misin sen?

Sevginin doruklarına çıkmak o zevki paylaşmak nedir,

Sevginin göz yaşlarına dokunabilmek,

Bir nebze de olsa akan kanı dindirebilmek,

Çölde bir damla su olabilmek,

Kayalıklarda açan kardelen çiçeği gibi delebilmek dağları,

Hasret şarjörüne ezgileri sürebilmek ne demek bilir misin sen?

Don ayaz da türküler söylemek,

Yalnız kalsan da mutluluk kahkahaları atabilmek,

Yüzün gülmese de kalbinle bayram etmek,

Duygularına hakim olamadığın anlarda,

Sevgilini doyasıya koklamak sarılmak,

Arada dokunaklı şiirler okumak,

Hüzün türküsünü ard arda bir çok kez okumak,

Ayrılık anı gelse de ayakta durmak yıkılmamak,

Sevmek gönülden yüreğini teslim etmek,

Nefretin kökünü kurutup sevgi süzgecinden geçmek,

Veda ederken bir an durmaksızın gülmek,

Mutluluğun resmini bir kez de o an çizmek,

İşte sevgi budur gülüm,

Ama sen bilemezsin sevgiyi,

Uğurlar ola.

 

 

Aşk Benim

 

Kurtuluş yok sevdan gönlümdedir,

Ayrılamaz bu kalpten,

Yüreğin güneş gibidir,

Solamaz aniden bensiz,

Yüreğimdeki sessiz çığlıkları duyabilmen için,

Gönlünün kulağı olmalı,

Aşkımı anlayabilmen için,

Gözlerinde bir damla yalan olmamalı,

Ben dertlilerin türküsüyüm,

Yanık yanık Anadolu ' nun bağrında söylenirim,

Ben gariplerin dostuyum,

Her bir garip düşmesinde dillenirim,

Öyle ya mertlik nehrinde yüzmek nasip değildir herkese,

Yürek ister bu yollar,

Herkes yürüyemez bu yolda dolu dizgin,

Aşkı sevmekle komaz bizim kitabımız,

Yüreğinde hissetmen lazım aşkı,

Ancak o zaman hak edersin sevgiyi,

Dedim ya ben dertlilerin türküsüyüm,

Ahmet ağanın dilinde,

Ayşe bacımın gönlünde söylenirim,

Ben hak yolcusuyum,

Doğruluktur benim hamurum,

Sevda nedir iyi bilirim ben,

Aşk nedir iyi bilirim ben,

Ben dostlukların mekanıyım,

Gurbet acısı çekenlerin sağ koluyum,

Ben dertlilerin türküsüyüm,

Ezelden ebede söylenirim ,

Ben aşkta yaralı, sevgide galibim,

Çünkü sevdalıyım ben,

Karanlıkların azminden kurtulan tek savaşçıyım ben,

Ölüme ferman okurum ,

Okumu tam yüreğe dokurum,

Dedim ya ben dertlilerin türküsüyüm,

Ahmet ağanın dilinde,

Ayşe bacımın gönlünde söylenirim,

Aşk benim. Aşkı sen bana sor gülüm!

Aşkın sözleri

Kaç zaman geçti sensiz kaç zaman,

Bırakıp gittin beni hiç acımadan,

Öyle sevdim oysaki ben seni,

Satıverdin aşkı kalbin sızlamadan.

 

Solmayan sevdamdın sen benim,

Sönmeyen aleviydin gözlerimin,

Güzel günleri yaşamak varken,

Ağlatıp beni çektin gittin erkenden.

 

Amansız gidişin bir anda yıktı beni,

Nedir aşkının sözleri yitirdikleri,

Ahımı aldın da rahat gittin mi?

O sözlerin bir kurşun vurdu yüreğimi.

Bir Tanem

 

Özlüyorum bir tanem seni,

Hayat denen şu dünyada sensizim,

Senden ayrı yapayalnızım,

Zor bir tanem, olmuyor sensiz,

Yine kendimle, yine efkarımla başbaşayım,

Sen uzaklardasın,

Bense en kuytu zindanlar da,

Vuslatın nerelerdedir bir tanem,

Sen nerelerdesin,

Aşkımız nerelerde,

Çılgın naralara karışan sevgimiz nerede,

Yaşanmıyor sensiz neredesin sevdiğim,

Özlemim sevgimi körüklüyor,

Damarlarımdaki kanı ateşliyor,

Sana bir an kavuşabilmek için,

Rıhtımda ki bütün aşkları taşırım sırtımda,

Yeter ki sen ol yanımda,

Yeter ki yeniden benim ol,

Dön bana sev beni,

Yüküm çok ağır gel beraber taşıyalım,

Sevelim doya doya birbirimizi,

Özlemin kahrediyor beni,

Bir nebze de olsa yaşadığını bilmek bile bana umut veriyor,

Kim bilir belki de ölmeden seni görürüm,

Fani dünya da son kez,

Kim bilir,

Seni her zaman sevdim ben bir tanem,

Sensin benim sultanım,

Seni Seviyorum "BİR TANEM"

Bitsin Artık

 

Yine sensiz bir güne başlıyorum.

Her günde böyle geçer ya,

Ben daha yeni bitti sanıyorum,

Belki de bana uzak olduğun içindir,

Her gün yüzün görüyor olsaydım dayanamazdım,

Çıldırırdım belki bu işkenceden kurtulamazdım,

Hayata küsmeler senin içindi,

Mehmet’le döğüşüm de,

Sınıfta kalışımda öyleydi,

Gülümsememde, koşar adımlarla sana ulaşma arzumda,

Her şeyim senin içindi.

Neden terkettin inan hala anlamış değilim,

Bu senin yaptığın yargısız infaz,

Gülüyorsun hala öylemi?

Seni sevmek bu kadar gülünç olmamalıydı,

Bilmem ben mi yanlış düşünüyorum,

Yoksa hayat mı palavra atıyor,

Yoksa gerçeklere kurulan pusu çok mu umutlu,

Aldanma dünyanın velvelesine bir tanem,

Herkes ölümlü bu dünyada,

Gelip geçici,

Kimse demir atamamış ki sen ölümsüz kalasın,

Gel etme yakma kendini,

Çok üzdün beni bu şu yalan dünyada ama ahiretini de yakma arada,

Pişman olursun ama iş işten geçer gülüm,

Ne olur beni düşünmesen de, kendini düşün,

Taş kalbin o kadar da gaddar olamaz,

Ne “sanane” mi?

Pekii cananım,

Allah hidayet versin ne diyeyim,

Korktuğum başıma geldi,

Güller sana açardı oysa geceleri,

Kardelenler sana gayret ederdi,

Sevgimize imrenirlerdi,

Goncalar açmadan, bizi seyre dururlardı,

Gözler bizi aradı mutlu günler de,

Gök kubbe aşkımıza ağlardı,

Ne günlerdi ama o zamanlar daha bi severdin beni,

Ayrı gözle bakardın bana,

İnsan yerine koymazdın beni,

Sen meleksin derdin her bana bir gül verişinde,

Gülümüz solmasın diye dua ederdik Rabbimize,

Zamana direnişimiz uzun sürmedi,

İşte bak yenildik kurtulamadık,

Neyse gülüm,

Nede olsa ben bi hiçim senin gözünde,

Neden yalvarayım ki artık sana,

Herkes kendi bildiği yola,

Uğur ola, uğur ola...

Boşversene

 

Bu benim ilk yalnız kalışım,

İlk gurbet ellere düşüşüm,

Kendimle savaşımın yıl dönümü,

Hasretim gizli efkarım içine dönük,

Ben ise korkulara sevgi salgılayan tek savaşçı.

Koku nedir çile ne bilmezdi benim yüreğim,

Sen çıkmadan önce tabi,

Özleminle yaktın beni sonra da canlı canlı!

Kavurucu sıcaklık yaktı göğsümü,

Dayanmaya çalıştım ben her ölüm anında,

Beynimi kemiren bu duygusal çelişkilere bir son vermeye çalıştım,

Belki başardım belki de umutsuzluğa yenildim,

Direndim ama gayret ettim yıkılmamak,

Aldanmamak için özlem denilen sancıya,

Sende yoktun yanımda,

Halbuki sadece sen sarardın beni kollarına,

Sen okşardın saçlarımı,

Mavilerimizi paylaşırdık seninle,

Hayatımızı satmıştık her ikimizde birbirimize,

Bağlı kalacağımıza söz vermiştik,

Tek sen değildin beni yıkan,

Anamda beni yalnız bırakıp gitmişti buralardan,

Hasreti hep içimde bir çocuk gibi;

Gece gündüz ağlar oldu,

Susturamadım içimdeki bu feryatları,

Belki de gücüm yetmezdi bu çelişkilere,

Donuk hücrelerime ben seni yazardım oysa geceleri,

Bülbülün feryatları vokal olurdu göz yaşlarıma,

Birlikte söylerdik en içten en güzel şarkıları,

Yıldızları sayarken sen olmalıydın yanımda,

Bu hasret sürgünlerinde beni yalnız bırakmamalıydın,

Hayat boyunca eksik etmemeliydin gülücüklerini benden,

Ayazlar da elimden sen tutmalıydın,

Sadece sen dokunabilirdin gözlerime ellerinle,

Bırakmamacasına sarılmalıydık,

Nede güzel olurdu değil mi?

Ama sen mahvettin bütün bu güzel günleri,

Nasılda kıydın sen bu taze sevgiye,

Kimseler göz etmesin diye ben saklardım sevgimi herkes ten,

Sen başkaydın benim için,

Rüyalarımın prensesi hayatımın anlamıydın sen,

Özgür bir kuş gibi hissederdim yanındayken senin,

Ruhumu sana teslim eder gözlerinde yüzerdim,

İçimde burukluk olsa da,

O güzel gözlerin solmasın diye söylemezdim de sana,

Ama bana yaptıkların.....

Yıktın gittin sen beni viran kıldın hapse mahkum eyledin,

Karar kıldın hemen cezamı yazdın deftere,

Bilemezdin asla tahmin edemezdin seni ne kadar sevdiğimi,

Bulutlar bile ağlardı bana bu yalnızlığıma,

Geceleri hasretin daha bi çökerdi omzuma,

Yüklenirdi hep bana hep yalnızlığıma,

Şimdi ne sen varsın nede o güzel günlerimiz,

Bitti her şey yine sensizim,

Yine bir başımayım,

Ama umudumu yitirmiş değilim,

Hani sende derdin ya “güçlü olmalısın” diye,

Evet güçlüyüm hala ayaktayım,

Ölmedim,yenilmedim hayata,

Aşka dair ne varsa attım kalbimden,

Luzumuna ihtiyaç duyardım arada sırada ama,

Sevgim tünemişti,

Artık lanet eder oluyorum seni sevdiğime seni ilk öptüğüm güne,

Keşke bağrıma kor alevleri yükleseydim de sana aşık olmasaydım diye pişmanlıklarımı duyuyorum,

Volta atıyorlar pişmanlıklar denizlerimde,

Efsunkar gülüşüne bir yenisi daha ekleniyor,

Ben yeni sevdalara yüzüyorum,

İster gel ister gelme,

Bu gemi herkese açık,

Sevilmenin kıymetini bir gün anlayacaksın,

Ve gözlerin yine beni arayacak,

Vuslat diye aranır olacaksın,

Ama ben olmayacağım yanında,

Kendin ettin kendin buldun,

Allah’a emanet ol!

BU GECE

Kara yazılar yazılmış alnıma

Sevdam hırsını aştı bu gece

Sen ki deva olmadın şu zahir yarama

Sükunetin çığlıkları ezdi bu gece

 

Bu dert sensiz biter mi sandın

Kalbimdeki yara diner mi sandın

Gözlerin gözlerime bakar mı sandın

Matemin sevinci sildi bu gece

 

Bulutlar geçerdi gözüm önünden

Kara çığlıklar delerdi sessizliği

Sevinçle hüznü bir arada yaşarken

Hasretim hüznümü yitirdi bu gece

 

Bahtımdır bu kara yazım

Ama olmadım hiçbir zaman zalim

Aşktan geldi aşka gider bu gönül

Sevdam benliğimi yaktı bu gece

 

Kararım karar dönülmez gayrı bu yoldan

Karşıdan bir dağ uzanırdı ovalardan

Sessiz bir çığlıktı kopan o civardan

Aydınlık karanlığı örttü bu gece

 

Artık hüzün yoktu şiirlerimde

Annemdi benim o günlerde desteğimde

Sözüm sözü dökülmeyecekti dudağımdan

Mantığım duygularımı sezdi bu gece

 

Birde yarim vardı her dem beni sorardı

Kokum duyar hemen bana koşardı

Ve lakin gözlerinde hülyalar vardı

Hasretim çilemi körükledi bu gece

 

Şeytanım muradına erdiğinde

Melekler semada üzüldüğünde

Peygamberim gelin ümmetim dediğinde

Ufkum bir, bir açıldı bu gece.!!!

Bu Son Sevgilim...

 

Bu son sevgilim.

Bu veda bu fasıl,

Çalan bu müzikte son,

Kucakla sevgilere çekilen süngülerin ucunda,

Namluların soğukluğunu hissetmek!

İşte sevgili bu mektubumda son,

Son olan her şey son,

Seninle doğan güneş,

Seninle batan yalnızlık,

Şiir kokan gecelerde;

Omzuna yaslanan başın çilesi de son,

Zamansız kalbimi okşayan keskin bıçakla,

Vurgun yapan sensizliğimde son,

Ayrılık kokusuna eklenen özlemlerin,

Vuslatla; uzak diyarlara firarı,

Kanatsız uçan sevgi dolu gönüllerde son,

Ahu zar-ı tutmuş güllerin gülmeleri,

Kenetlenmiş sevgilerin yeniden serzenişi de son,

Yalnızlık bestelerinin senin için çalması da son,

Keşkelerin birleşip sel gibi akması da son,

Keskin naraların yüreğimin soğuk duvarına çarpması,

Dağlar da son bir gayretle kardelenin açması,

Rüzgara karışan “seni seviyorum” sözcüklerinin alevlenmesi de son.

Her şey son bulacak,

Sevgiler, Aşklar, Tutkular.

Bir ben kalacağım,

Bir de solmayan sevdam.

Sen de son olacaksın,

Sonsuz olan “aşk” kalacak.

Kim bilir belki oda bir [son] bulacak....

 Canım Annem...

  

Çilenle beni bu günlere getirdin,

Sevgi dersini ilk seninle işledim,

Sevindim üzüldüm yanımda kalan hep sendin,

Rüyalarımın sevgilisi inan tek sendin annem!

 

Bedenim farksız sensiz çölden,

Her zaman bir çiçekmişim gibi suladın gönülden,

Derdime kederime hep ortak olurken,

Beni teselli eden inan tek sendin annem!

 

Canımı isteseydin verirdim inan sana,

Kıyamazdın oysa sen bana dokunmaya,

Sevmekte güzeldir der hep severdin doya doya,

Şu fani dünyada dostum inan tek sendin annem!

 

Ezelden ebede hep senin isimin geçti tarihte,

Cennet serildi ayağına tüm güzelliğiyle,

Senden geçti cennet yolu gülerek yüzüne,

Beni sırtında taşıyan inan tek sendin annem!

 

Ruhunu Rahman ’a teslim ederken ,

Dilinden düşmedi çocuklarım derken,

Barışın tek kılıç olun yavrularım derken,

Tek tesellimiz sendin neden gittin erkenden?

Zaman

 

Gözlerime riyakar hayaller soktun,

Beni sevdiğimden sen çaldın zaman,

Yıkılmaz bedenim seninle çürüdü, çöktü,

Ak saçları önüme öylece döken zaman.

 

Vuslatımı benden aldın götürdün,

Ben bütün ömrü seni aramakla bitirdim,

Aşkımı değil ben uykularımı yitirdim,

Doyamadan sevdiğimi benden aldın zaman.

 

Yüreğime yükledin sen kor alevleri,

Ben nasıl taşırım derken kötülükleri,

Geçmişimi, ailemi, sevdiklerimi,

Dünyadan koparan sensin zaman.

 

Aşkın tek umudu sendin zaman,

Nedense sendin sevenleri koparan,

Sevgilim tüter gönlümde buram buram,

Sen sevdama layık olamadın zaman...

 Gittin ya!

  

Sen gittin ya,

Baharım karla örtüldü,

Gülistan soldu mahvoldu,

Çileler birleşti akar gider bir sel oldu,

Yüzün eskimedi hala karşımdasın,

Sen gittin gideli ellerin ağzı lafla doldu,

Beni yalnız sandılar,

Halbuki ruhum sen doluydu,

Gittin bir tanem ne yapayım,

Dur diyemezdim ki sana,

Yapma bu sevgiye kıyma diyemezdim ki,

Biliyordum sende beni seviyordun,

İşte asıl işin garip yönü de bu ya,

Neden gittin anlamış değilim hala,

Lisanım yetmez miydi sana,

Benle kalmana,

Yalnızlığım törpüler hasret gecelerini,

Sonbahara kendini adamış aşkımız,

Zalim yıllara bağlanmış kalmış,

Zaman bizi aldatmış bırakmış,

Sende beni vurup gitsen hiç acımaz inan,

Gittin işte ne yapayım,

O masum bakışlı gözlerin riya dolu olduğunu nereden bilirdim,

Gülüşüne aldanırdım halbuki ben senin,

Şarkıları hep senin için ezberler,

Senin için notalara dökerdim,

Ama yine kıymet bilmedin,

Gittin bitirdin işte ne yapayım,

Yalvarsamıydım yoksa sana deli gibi,

Yok yapamazdım ben böyle densizliği,

Sızlansam da olmazdı asla böyle,

Hasretin içimde biterdi o zaman,

Yalvarmak benlik değil bir tanem,

Olmadı işte divane gönül,

Gitti sevgili, ne yapabilirsin,

Hiç.

Gülüm

  

Ağlama gülüm soldurma çiçeğini,

Gülen gözlerine bahar açar,

Sabret gülüm yarınlar bize koşar,

Umutlar yeşerir biter kışlar.

 

Yangında yüreğim hasretin büyütür,

Yalan sevgin deme ne olur,

Seninle bir dakika hasretle gidersem,

Ölürüm bir tanem yaşayamam.

 

Canım esirgemem senin uğruna,

Öyle sevdim seni canın canıma,

Kan çanağı gözlerim boşalır çılgınca,

Sensiz ben hiçim bu dünya da.

 Hasret

 

Hüzünle yatıyorum her gece,

Sevincimi özlemimi büyütüyorum kalbimde.

Acımasızca saplanan yüreğime,

Ansızın bir gülümseme dokunuyor gözlerime.

 

Hasretimi büyütüyorum kederimle,

Seni düşünüyorum bu dertli günlerimde.

Sensiz geçen her hece de,

Dökülüyor dilimden kelimeler sessizce.

 

Karanlık günlerimde seninle gecelerce

Rüyalarımda buluşuyorum kahrolan gönlümde.

Ayrılığındı yıldırım gibi düşen kalbimde,

Sensiz ben bir hiçim bu rüya aleminde.

 

Bu sensiz kaç uzun gece bilirmisin?

Geçen o güzel günleri bir anda silebilir misin?

"Seni Seviyorum deyip geri dönebilir misin?

Gel ne olur bir tanem hayatım senin için.

 

Artık gel ne olur özledim seni

Sensiz gecelerde aradım güzel günlerimi

Maziimi bir anda yıktım öyle kabul ettim seni

Meskenim oldu sensizlik vurdun gittin beni...

Memleketim

 

Yaramdır sende kalan yarım ekmeğim,

Benim canım, cananım memleketim,

Sende yetiştim sende filizlendim,

Benim canım, cananım memleketim.

 

Cananımı bastın sen bağrına,

Koymadın anamı darda sıkıntıda,

Kurban olam toprağına taşına,

Benim canım, cananım memleketim.

 

Gül kokardı bahçem rüzgarınla,

Şükürler olsun Allaha verdi bu toprağı bana,

Ben kırlarda coşardım solmayan sevdanla,

Benim canım, cananım memleketim.

 

Nice sultanlar barındırdın bağrında,

Peygamberler diyarı oldun yüce şanınla,

Yaylanla, ovalarınla bütün topraklarınla,

Benim canım, cananım memleketim.

 

Seni sevdim ben vatanımsın diye,

Kimseler sana el sürememiş diye,

Gerektiğinde düşmanı dize getirdin diye,

Benim canım, cananım memleketim.

 

Dalgalansın bayrağın göklerde heybetiyle,

Sen doyma zaferlere, ezgilere güzelliğinle,

Sana dokunan elleri kırarım kerpetenlerle,

Benim canım, cananım memleketim.

 

İslamın yolunda koştuğun müddetce,

İstese de dokunamaz düşmanın bir nebze,

Rabbimiz bizi koruyacaktır elbette,

Benim canım, cananım memleketim...

Nazogelin

 

Bu son mektubum sana nazlı gelinim,

Ben öldüm ama yüreğim seninle,

Her atışında kalbinde,

Her gülüşünde dudaklarında,

Ve beni her anışında yanındayım senin,

Ben ölmedim sendeyim hala,

Sen güldükçe ben varım düşlerinde,

Nazogelin,

Yüreğimde yara açar,

Nazogelin,

Baharlar onda başka açar...

 

Yaşanacak daha güzel günler vardı,

Ama olmadı başka bahara kaldı,

Hasret bırakmadı peşimizi,

Doyamadan gidiverdim sana,

Sen yinede yinede gül,

Sen yine umut ol herkese,

Sevmenin kıymetini bilenlere,

Ben sendeyim hala,

Sen güldükçe ben varım gözlerinde,

Nazogelin,

Yüreğimde yara açar,

Nazogelin,

Baharlar onda başka açar...

 

Sen dayan nazlı kız,

Sitemlerine kardeş olsun hüzün,

Bırak umutsuzluğu bir kenara,

Birazda o ağlasın,

Sil gözyaşın, akmasın,

Gül sen yinede,

Baharlar geri gelmese de,

Ben sendeyim hala,

Seninleyim,

Sen güldükçe ben varım bakışlarında,

Nazogelin,

Sevdim seni,

Nazogelin,

Bırakma beni...

Seni Seviyorum

 

Seni sende seviyor ve seni doya doya seviyorum,

Sevmeyi seven herkesi seviyorum,

Dalında açan çiçeği,

Dertlere gülen yüzleri,

Dağda açan kardeleni de seviyorum,

Sevmeyi seviyorum seni seviyorum.

Masum bakışlarla dalan gözleri,

Gök yüzündeki yıldızları,

Gündüzleri doğan güneşi,

Yalnızlığıma vurulan kelepçeleri seninle seviyorum,

Seni seviyorum,

Bestelerdeki matem havasını,

Yüzündeki tebessüm sıcağını,

Ayın yüzüne vuran ışık parçacıklarını seninle seviyorum,

Seni seviyorum,

Zindan gecelerimi gündüz yapan periyi,

Hayatı dertlerle donatan insanları,

Tarlada kazma sallayan ayşe nenemi,

Sende seviyorum,

Seni seviyorum,

Sensiz şiirleri seninle seviyorum,

Şarkılarda ben hep seni arıyor hep seni hayal ediyorum,

Meleklerle gökyüzüne uçmasını,

Derin naralar atmasını şimdi daha çok seviyorum,

Çünkü seni seviyorum.

Özlemlerimi seviyorum,

Geleceğe umutla bakan özlemlerimi,

Hasretimi şimdi daha çok seviyorum,

Çünkü hasreti sana besliyorum,

Seni sende yaşamayı seviyorum,

Seni seviyorum,

Sevme hissini yaratanı senden ötürü seviyorum,

Sevmeyi sevmek yapan gözlerini seviyorum,

Sensiz geceleride bazen seviyorum,

Bana sensiz olamayacağımı anlatıyor yalnız geceler,

Ve seninle ölmesini ne kadar seviyorum bilemezsin,

Neden mi?

Çünkü Seni Delicesine Seviyorum,

Seni Seviyorum.

Söz

 

Seni sensiz yaşamak çok zor sevgilim.

Özlemin seni alsa da elimden ben yinede seni özlerim,

Hasretime hasreti ekler dönüşünü beklerim,

Çıldırırım belki savaşırım yalnızlıkla ama pes etmem,

Yine seni özler yine senden vazgeçmem,

Bilemem vuslat ne zamandır uğramaz buralara,

Nerede oturduğunu da bilmiyorum zaten,

Bir türlü tanışmak nasip olmadı vuslat anı ile,

Belki de kaçar duru benden ,

Belki de mutlu olmamı istemez,

Sana olan özlemin dilinde,

Anlatılmaz hecelerin kıyışıdır sevgimize,

Hasretimin dili olsaydı eğer,

Dilinden düşmezdi aşk sözcükleri,

Bu kadar severken özlem aramıza asla girmez bir tanem,

Yüreğinden uzakta kalmak ta ölümün bir eşi,

Ama elden ne gelir,

Alın yazımıza razı olmalıyız,

İsyan etmemeliyiz gülüm,

Hayalinle yaşamak yokluğu baş ucumda avutmak,

Hayata dair ne var ne yok hepsini silip atmak,

Sensiz gecelerin kökünü kurutmak,

Ve bu çektiğim hasreti, hüznü, kederi,

Bir gün yeneceğime namusum üzerine “söz” veriyorum!

Özlemim seni alsa da elimden;

Ben yine, ben yine seni özlerim...

Yagmura yürüyorum

 

Yine yağmur yağıyor,

Bardaktan boşalırcasına düşüyor üstüme,

Dudaklarımda düğümlenen kelimeler,

Yağmura koşup yine bana dönüyor,

Ve ben yağmura yürüyorum.

Çaresiz çırpınışlarım bir fayda vermiyor artık,

Esrarına kapılıyorum damlaların,

Gülümsüyorum ölüme ben,

Aldanıyorum efsunkar bakışlara,

Kimi zaman boşa söylenen aşk sözleriyle ürperiyorum,

Ve ben yağmura yürüyorum.

Çisil çisil gözlerime akıp gidiyor,

Sel oluyor yüreğime yağmur,

Seninle dolan efkarımı ona anlatıyorum,

Sende, sende benimle yağ gönüllere diyor,

Ama ben yapamıyorum,

Kopamıyorum senden,

Ve ben yağmura yürüyorum.

Kaçıyorum hatıralardan,

Birer birer vuruyorlar beni can evimden,

Gözlerin beni öldürüyor her bakışında,

Kan ağlıyor gözlerim kimi zaman,

Şimdi yağmur olup yağmak vardı,

Zindan gecelerde gül gibi açmak vardı,

Vazgeçtim ben,

Susuyorum,

Ve ben yağmura yürüyorum.

Zor Gülüm

 

Zor gülüm zor!

Hayatı severmiş gibi yapması bile zor.

Sensizlik zor, solmuş çiçeğin yeniden açması zor,

Karanlıkta kalmış bir çocuğun hıçkırıklarını duymak ta zor,

Masum bakışlı bebelerin gülümsemesini bu zamanlar görmek te zor,

Ağlayan bir gözü silmekte zor,

Bir bakıma yaşamak ta zor,

Hayata atılmak gerçeklerle yüz yüze kalmak,

Dilinden düşen hecelerin soğukta donması;

Aşk şarkılarının yeniden alevlenmesi,

Yeniden mutluluk türkülerinin söylenmesi!

Zor gülüm zor.

Hayat zor her şey zor.

 

Gülleri solmasın diye her gün sulamak zor,

Dikene gülümsemekte öyle,

Severken gülü dikene eli batırmamakta zor,

Zoraki gülüşlerin arkasındaki sahtekarlığı sezmekte zor,

Seni seveni bilmek, onun kim olduğunu öğrenmekte zor,

Yaşamanın asıl gayesini anlamak onu uygulamaya sokmak,

Seni seveni bir an bile yanından ayırmamak;

Zor gülüm zor.

Hayat zor her şey zor.

 

Aslını bilmek, zulme karşı direnmek,

Doğruları söyleyip herkesi davet etmek,

Kalpazanlığa şerefsizliğe aman vermemek ,

Kökünden kazıyıp silmek, direnmek,

Adı için yaşamak ve ölümün her anında onun adını sayıklamak,

Aciz bir kul olduğunu anlamak, ve ona yönelmek,

Tam bir kul olup hayatını vermek....

Zor gülüm zor.

Hayat zor her şey zor.

 

Namusluca yaşamak,

Her şeyi dalında koklamak,

Hiçbir zaman kul hakkına batmamak ,

Adettir diye hayatınla kumar oynamamak,

İçkiyi sigarayı kökünden bırakmak,

Seni seveni ölümüne sevmek,

Canını uğruna esirgememek;

İnan ki zor gülüm zor.

Hayat zor her şey zor!!!